Ö Z G Ü R L Ü K. Nelson Mandela senelerce hapis yatarak bu bedeli ödedi. Halkının özgür olması için, siyah ve beyaz değil de insan denilmesi için bu davaya ömrünü adayan büyük bir liderdi. Sizlere yaşamından ve düşünce tarzından büyük ders çıkarmamız gereken bu liderden bahsetmek istiyorum.

Nelson Mandela; ömrünü ırkçılıkla mücadeleye adamış efsanevi lider. 1918’de Doğu Cape eyaletinde doğdu. 1942’de Vitvaterstand Üniversitesi’ni bitirdi. İlk siyah avukat ünvanını aldı. Haksızlığa uğradıkça ve halkının çektiği zulmü gördükçe hareket etme kararı aldı. Yerli halkın beyazlara karşı mücadelesini savunan Afrika Ulusal Kongresi’ne (ANC) eylemci olarak 1943 senesinde katıldı.

1950’li yıllarda ırk ayrımcılığı iyice etkisini gösteriyordu. Bu zamana kadar olan pasif direnişleri artık yerini daha militanca hareketlere bırakmıştı. İnsanlar silahlanıyor ve beyazlara tepki büyüyordu. 1958’de Winnie Madikizela ile evlendi. Eşi bu harekette dışarıdaki sesiydi.1964 yılında ardındaki eylemcilerle birlikte vatana ihanet suçuyla suçlandı. Rivonia mahkemesinde şunları söyledi: “Bütün insanların ahenk içinde yaşadığı, herkesin eşit haklara sahip olduğu, demokratik ve özgür bir ideal toplum fikrini savunuyorum. Bu ideal için çalışıyor, onu yaşayabilmeyi umuyorum. Bu, eğer gerekirse uğruna ölmeye hazır olduğum bir ülkü.” Hakim “Adalet merhametle sağlanmalı” diyerek idam cezası yerine ömür boyu hapis cezası verdi. 18 yıl Robben adasında yaşadı. Bu zaman içinde oğlunu ve annesini kaybetti. O içerideyken direniş şiddetlenerek devam etti. İnsanlar öldü. Mandela hapiste olmasına rağmen direnişin öncüsüydü.

1980 yılında Mandela’nın serbest bırakılması için kampanyalar düzenlendi.Beklenen sonuç 1990’da elde edildi.Dönemin başkanı De Klerk intikam alınmaması ve barış istemlerinde bulundu karşılığında af çıkardı. ANC üzerindeki yasakları kaldırdı. 1992’de Klerk tarafından hazırlanan, siyahlara eşitlik ve hak verilen anayasa değişikliğini halk oylamasına sundu. ANC siyasete geri döndü ve girdiği seçimde %62 oy alarak seçildi. Mandela 1994’te ilk siyahi cumhurbaşkanı oldu.Böylesi bir bağışlayıcı tutuma nasıl vakıf olduğunu şu sözlerle anlatıyordu.”Eğer onları affetmezsek, kırgınlık ve intikam duyguları hep var olacaktır. Biz ise, geçmişi unutalım, şimdiye ve geleceğe bakalım ama geçmişte yaşanan acımasızlıkların da bir daha yaşanmasına asla izin vermeyelim, diyoruz.”.Göreve geldiğinde hemen yeni bir anayasa oluşturdu ve toprak reformu, yoksullukla mücadele ve sağlık iyileştirilmesi gibi politikaları uygularken Doğruluk ve Uzlaşma Komisyonu’nu geçmişte yaşanan insan hakları ihlalini araştırması için oluşturdu.

Uluslararası olarak Libya ve Birleşik Krallık arasında olan Lockerbie Faciası görüşmeleri sırasında arabulucu olarak rol oynadı. İkinci seçimlerde aday olmadı, yerini yardımcısı Thabo Mheki’ye bıraktı.Cumhurbaşkanlığından ayrıldıktan sonra, kurduğu Nelson Mandela Vakfı aracılığıyla yoksullukla ve HIV/AIDS hastalığıyla mücadele etmeye yönelik hayır amaçlı faaliyetlerde bulunan Mandela, daha sonra inzivaya çekilerek hayatının kalan kısmını doğduğu köy Qunu’da geçirdi.

Hayatı boyunca pek çok barış ödülü kazanan Mandela, “Güney Afrika’daki ırk ayrımcılığına dayanan rejimin barışçı yollardan ortadan kaldırılması ve yeni bir demokratik Afrika’nın temellerini atmak” yönündeki çalışmaları nedeniyle 1993’te de Klerk ile Nobel barış ödülüne layık görüldü. Güney Afrika’da “Ulusun Babası” olarak görüldü.

Nelson Mandela’nın geçmişi ve yaşadıkları filmlere ve kitaplara konu olmuştur;

Mandela: Özgürlüğe Giden Yol (Film)
Mandela: 1987 (Film)
Winnie Mandela (film)
Goodbye Bafana (film)
In his own words – From freedom to future (kitap)
Madiba Büyüsü (Kitap)
Kendimle Konuşmalar (Kitap)

2013 yılında aramızdan ayrılan Mandela değişimin nasıl olacağını, bunun eğitim ve çok çalışmaktan geçtiğini bizlere öğretti.
Yazımı Mandela’nın bir sözüyle bitirmek istiyorum. “Hiç kimse derisinin rengi, geçmişi ya da dini yüzünden bir diğerinden nefret ederek doğmaz. Nefret, insanlara öğretilir ve eğer nefret öğretilebiliyorsa sevgi de öğretilebilir.”