Herkese merhaba. “Empati” sözcüğünü çok basit bir şekilde hemen hemen hepiniz tanımlayabilirsiniz. Herhalde 100 kişiden 99’u “Kişinin kendisini başkasının yerine koymasına empati denir.” diyecektir. Bu yüzden, bu kadar basit bir konu olmadığını makalemin başında belirtmek istiyorum.
Empati temel olarak bilişsel empati, duygusal empati ve empatik ilgi olarak 3’e ayrılabilir. Bilişsel empati, başka birinin düşüncelerini anlayabilme becerisi olarak tanımlanabilir. Duygusal empati ise başka birinin duygularını anlayabilme becerisidir. Duygular ve düşünceler farklı iki konu olarak incelenmelidir. Empatik ilgi de başkasının size ihtiyaç duyduğu konuları anlayabilme becerisidir.
Yani insanların empati becerileri değişkendir. Empati becerinizin türüne göre hayatınızdaki birçok şey şekillenebilir. Ama bu becerinin doğuştan gelen bir beceri olduğunu düşünmüyorum. İnsanların yaşadıklarının ve düşünce güçlerinin etkisiyle şekillendiğini düşünüyorum. Bu konuda veya herhangi bir konuda gelişimin gerçekleşmesi için kişinin farkındalığı çok önemlidir. Herkes hatalar yapar ama kişi bunları değerlendirip kendi içerisinde çözüme götürmeyi denerse ve çıkarımlarda bulunabilirse gelişimi için önemli bir yol almış olur. Kişi, her açıdan da empatisini geliştirebilir. Yani duygusal empatisi yüksek olan birinin empatik ilgisi de yüksek olabilir.
Bilişsel empatisi güçlü olan insanların genellikle öz farkındalığı da yüksektir. Farklı kişilerin düşünceleri üzerine kafa yorup gelişmesinde etkili rol oynayabilirler. Duygusal empatisi yüksek olan insanlar ise genellikle grup dinamiklerini ayakta tutarlar. Ama bazen başkalarının yaşadığı acıyı, kendileri yaşamamasına rağmen acıyı yaşayan kişiden bile daha fazla hissedebilirler. Bu yüzden kendinizi yıpratmamak için empatiyi de çok iyi dengelemek gerekmektedir. Tabii ki her zaman bunun kontrolünü sağlayamazsınız. Bazı insanların duygusal empatisi çok geliştiği için bunun önüne geçemeyebilirler. Ama örneğin, duygusal empatisi yüksek olduğu için biriye de aşık olabilirsiniz. Yani işe yaradığı birçok konu da var. 😀 Empatik ilgisi yüksek insanlar ise, siz bir şey söylemeden hislerinizi ve isteklerinizi tahmin eden insanlardır. Bakışlarınızdan bile onu sevip, sevmediğinizi fark edebilirler. Bu böyle sallamasyon bir makale değil arkadaşlar, gerçekten bilimsel çalışmalara dayanan bir makale. Bu tahmin olayı da aslında beynimizde tehlikeyi sezen radarların harekete geçmesiyle sağlanıyor. Bazı durumlarda oksitosin salgılanmasıyla dikkatimiz daha çok artıyor ve sezgilerimiz kuvvetleniyor. Elbet bu durumun spiritüel bir kısmı da vardır. Bunu bir gün başka bir makalede inceleyebiliriz. Kendinize iyi bakın arkadaşlar..görüşürüz 😀